19 Mayıs 2013 Pazar

İçimden dökülenler...

Bu yazıyı yazıp yazmamak konusunda kendi içimde kısa süreli bi çelişki yaşamış olsamda sonuç olarak göründüğü gibi yazmaya başlıyorum.
Yazıcaklarım biraz serzeniş, biraz şikayet, biraz burukluk ve birazda hayal kırıklıklarımla ilgili.
Asya tutkunluğum ben kendimi bildim bileli olan bişey sonradan ortaya çıkmış bişey değil. Nedenini tam olarak bende bilemesemde çocukluğumda ortaya çıkan bu durum lise hayatımın sonlarına inanılmaz derecede dışarı vurum yaşadı. O zamanlara kadar internet dediğimiz olay kısıtlıydı ve yeterince engin bilgilere ev sahipliği yapmamıştı bu nedenle Asya hakkında bilgi edinmek zordu.
Herneyse, kendim gibi Asya'yı seven insanların olduğunu düşündüğüm için internet ortamında sürekli Türk Japon fanları ve Japonya hakkında Türkçe bilgiler aradım ama ne oldu ? Cevaplıyım tam bi hayal kırıklığı yaşadım. Girdiğim sitelerin hemen hemen hepsi belli grup ve oyuncular dışında bilgi içermiyor ve sürekli kısır döngü içinde paylaşımlar yapıyordu. Bir süre boyunca bu sitelere sayfalara takıldım ki bu bir mecburiyetti. Hele ki yabancı diliniz orta seviyenin üstünde değilse...
2-3 sene boyunca sürekli farklı sayfalarda bişeyler öğrenmeye çalıştım fakat dediğim gibi kendileri kısır döngü içinde yuvarlandıklarından dolayı bana katkılarıda çok büyük oldu diyemeyeceğim. 
Aradan bir süre geçtikten sonra ortalık Kore sayfaları ile dolmaya başladı ve bu benim açımdan birazcan sıkıcı oldu. Çünkü Türkiye'deki Japon fan kitlesi yenilir yutulur cinsden değil (bunun nedeni animedir) ama etrafa baksanız Japon paylaşımı yapan sayfalar siteler sınırlıdır. Durum böyle olunca dururmuyum? Durmam. Bende hemen bi Japon sayfası açtım. Bu sayfanın bana inanılmaz yararı oldu...
İyi ama NEDEN ?
Hemen cevap veriyim. Daha önce hayatımda görmediğim kadar Japon fanı ile tanıştım (tabi sanal alemde). Ayrıca insanları daha yakından inceleme ve tanıma fırsatımda oldu. Özellikle çeviri yapan insanları anladım ve bazılarına da inanılmaz derecede kızdım.
 Çeviri bekleyen için dışarıdan olaylar peri masalı gibidir. Çevirmen işsiz güçsüz biriymiş gibi zamanı zamanına çeviriler beklenir ve yanlış çevirilerde ana avrat sövülür. Bu Türklerin geninde olan bişey kimse inkâr edemez.
Ama çevirmenlerde az değil. Öncelikle söylemeliyim ki çeviri yapmak gerçekten sabır ve ilgi işi. Ayrıca çeviri yapanların birçoğu İngilizce'den çeviri yaptığı için hata yapmakta muhtemel bişey. 
Ama şunu gördüm ki birçok çevirmen gerçekten kendini bişey sanıyor. 
Yabancı dil bilen kendini vazgeçilmez yada zirvede hissediyor olmalı...
Ama olayı çözdüm olay şu yönde :
Çeviri yapan bir öğrenci ise kesinlikle OXFORD'da okuyor, Çeviri yapan bir çalışan ise MICROSOFT'da çalışıyor. Yoksa bu kadar meşgul olmalarının ve kendilerini büyük görmelerinin başka bir açıklaması olamaz.
Ha bi de  acemi çevirmenlere yanlış yapıyosun diye sürekli ihtar verenlerde yok değil. E be kardeşim madem çok biliyosun sen kendin düzgününü yapta millet okusun... Ama yok Türk milletinde yapılan bişeye muhalefet olmak bir zorunluluktur. 
İngilizce veya Japonca biliyor diye neredeyse kendilerini iki ülkenin arasını yapacak Dostluk Elçisi sayabilecek insanlar bile varmış onu öğrendim. Yabancı dil bilip bişeyler öğrenen kendini şişirdikçe şişiriyor.
Bizim gibi yabancı dil konusunda pek yeterli olmayanlarda, saf saf onlar çeviricekte biz öğrenicez diye bekliyoruz.
Burdan ne ders çıkarttım peki ? "Madem öyle hadi bakalım Ceyo kendi yağında kavrulmaya başla bunlardan gelecek hayır sana anca 3-5 ayda gelir" diyerek kolları sıvamam gerektiğini çıkarttım.
Ogün bugündür kendimce bişeyler öğrenmek için çabalıyorum  peki ne kadar ilerledim ?
3 bilemedin 5 adım. Peki başım göğe erdimi ? Tabiki. Çünkü kapris yapmadan sadece içimden geldiği için ve benim gibi gerçekten bişeyler bilmek isteyen insanlar için milim milim de olsa bişeyler yapmaya çalışıyorum. Bunu her zaman söylüyorum YABANCI DİL konusunda iyi değilim. Çeviri yaparken programlar sözlükler herşey etrafımdayken çevirmeye çalışıyorum. Hatalı çevirilerim varsa her zaman özür diliyorum. 
Herneyse konu sapmadan anlatmak istediğim şeye geleyim.
Çeviri yapan insanlar eğer bunu gerçekten yapmak istedikleri için yapıyolarsa, bu kapris nedir ? 
Küçük dağları yaratmış edasıyla insanlara bakmak nedir ?
Gel gelelim benim çevirilerime... Birçoğu hatalıdır belki ama ben bunları içimden geldiği için yaptığımdan dolayı hatalarım varsa beni affetmenizi istiyorum. Herşeyi gerçekten istediğim için yapıyorum. Çeviri yapmamın amacı bi siteye veya birine bişey sağlamaktan ziyade, ilerleyen yıllarda geri dönüp yaptıklarıma baktığımda boş insan olmadığımı en azından sevdiğim bişey için çaba harcamış olduğumu görmek istemem. Çevirilerimi (görende çok bişey çevirdim sanıcak) isteyen istediği gibi kullanabilir çünkü ben kimseyi bi rakip olarak görmüyorum yada kimseye yetişme gibi bi amacımda yok. Japonya ile ilgili bişeyler öğrenmek isteyenlere içtenliğimle, çeşitli ve güzel şeyler aktarmayı düşünmek bile benim için zaten en büyük sevinç nedeni.
Bazı insanlar bazı şeyleri tehdit olarak algılayabilir (gizli bir mesaj verdim burda hehe :D ) ama asla ve asla böyle düşünmesinler çünkü amaç rekabet değil çeşitliliği arttırmak. 
Yazı uzadıkça uzuyor, ben yadıkça yazarım çünkü içimde bu konuyla ilgili tuttuğum çok şey var.
(İngilizce derecem orta gibi bişey, Japonca haznem ise 60-70 kelimeden ibaret)



Neyse efendim bu yazıyı okuyan sabırlı arkadaşlara öncelikle teşekkürlerimi sunmalıyım. Bu yazıyı okuyan eğer bir çevirmense kısmen üstüne alınabilir bence :D  


Kimseyle kıyaslanmak için veya kimseye yetişmek için değil, kendim olduğum ve kendim istediğim için, becerebildiğim kadar bişeyler çevirmeye ve yapmaya devam edeceğim...



4 yorum:

  1. Harika olmuş ne diyeyim Ceyo! Çevirmen vaar çevirmen var. Kimisi pek bir mütevazi, diğeri sanırsın Kaf Dağı'nın efendisi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hak verdiğin için mutlu oldum :)
      Gerçekten bunları söylemek isteyip hem içimde tutuyordum en sonunda dayanamadım yazdım. Gerçi bu yazıyı o kişiler okumayacak ama olsun yinede yazmak bile yetti :)

      Sil
  2. tatlımm ne kadar çok dolmuşsun böyle kıyamam sanaaa
    ara ara ben de çeviri yapıyorum ama kaprisli değilim di mi amaa :)
    bu arada 60-70 kelime mi? yapma tatlım ben senin kadar özverili bir asya aşığı görmedim.. herşeyi araştırıp inceliyorsun en doğru bilgiye ulaşana kadar işi bırakmıyorsun..
    kesinlikle senin çevirilerini de yazılarını da verdiğin bilgileri de çok seviyorum bennnnn (:
    İyi ki varsın Sora-chan ^^ <3

    YanıtlaSil